Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in 'kent uzlaşısı' davası bugün görüldü. Savcı Ahmet Özer’in 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması için mütalaa açıkladı. Bahçeli'nin 'görevine iade edilmeli' çağrısı yaptığı Özer hakkında bugü


Aziz İhsan Aktaş davasından tutuklu olarak bulunan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, yurt dışı çıkış yasağı kapsamında serbest bırakıldığı 'Kent uzlaşısı' davası bugün görüldü.
2'nci açılım sürecinin mimarı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin geçtiğimiz grup toplantısında “Ahmet Türk ve Ahmet Özer görevlerine iade edilmeli” çağrısında bulunmuştu. Ancak Bahçeli'nin çağrısına rağmen Özer için bugün görülen davada karar çıkmadı.
MÜTALAA AÇIKLANDI: 7,5 YILDAN 15 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENİYOR
Özer’in “silahlı terör örgütüne üye olma” suçlamasıyla açılan davada 3. duruşmada savcısı esas hakkındaki mütalaasını da açıkladı.
Savcı Ahmet Özer’in TCK 314/2 maddesi ile TMK’nın 5/1 maddesi uyarınca 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi.
Ahmet Özer mütalaaya karşı savunma yapmak için ek süre istedi. Özer’in avukatları da mütalaaya karşı savunma yapabilmek için ek süre talep edildi.
DAVA ERTELENDİ
Dava 23 Ocak 2026 yılına ertelendi.
ŞERAF ÖZER: BU MÜTALAA BARIŞ SÜRECİNİN RUHUNA AYKIRIDIR
Dava sonrası Ahmet Özer'in kızı ve avukatı Şeraf Özer ise barış sürecini işaret ederek, "Ahmet Özer, başından beri Barış sürecini amasız fakatsız desteklediğini açıklamış olsa da verilen bu mütalaa barış sürecinin ruhuna aykırıdır. Bugün iki çift laf az edeceksem barış sürecine olan saygıdandır. En nihayetinde de sayın Bahçeli de bu oldukça samimi ve kararlı bir şekilde yürütüyor. Bizler de bu sürecin samimiyetine inanarak bu dosyadan beraat kararı alacağımıza inancımız tamdır" dedi.
SAVCIYA GÖRE 'KENT UZLAŞISI'
Savcı mütalaasında yapılan tespitler ise göze çarpıyor. Mütalaa açıklamasında 'Kent uzlaşısı' terör örgütü PKK için bir formül olduğu belirtilirken, şu tepistler yapıldı:
"Kent uzlaşısı formülünün teorisinin terör örgütü yönetimince yapıldığı, demokratik özerklik sisteminde bazı alanlarda uygulanacak bir formül olduğu, doğu illerinde yerel yönetimlerin kazanılarak özerklik sisteminin kurulması, batı illerinde ise Kürt nüfusunu özerklik sistemine benzer bir sistemle yerel yönetimlere dahil edilmesi planlaması çerçevesinde oluşturulduğu ve adına da "Kent Uzlaşısı" denildiği, bu Kent Uzlaşısı formülü ile batı il ve ilçelerindeki Kürtlerin, belediyeleri kazanamasalar da uzlaşılacak ve desteklenecek aday karşılığında, belediye meclislerinde belli sayılarda kota elde edilmesi sonucu belediye meclis kararlarında söz sahibi olmalarının, yerel yönetimlerde yer almalarının ve siyasi bir denge olmalarının amaçlandığı, Özerlik Sistemi ve Kent Uzlaşısı formülünün, DEM Parti üstü bir örgütlenme sistemi olduğu, özellikle örgütlenme konusunda çalışmalar yürüten örgüt bünyesindeki oluşumların (DBP, HDK) örgütün taban (halk) örgütleme sistemini geliştiren ve yöneten esas kurumlar olduğu anlaşıldığı tespit edildi."