CHP Genel Başkanı Yardımcısı Haluk Koç, 7 Haziran’dan sonra Türkiye’nin bir şekilde karıştığına tanık olduklarını belirterek, “7 Hazirandan önce Türkiye’de güvenlik sorunu yok, 7 Haziran’dan sonra ortalık karışmaya başladı. Şimdi birileri Ankara’dan bağırmaya başlıyor, bizi seçerseniz tek başımıza istikrar gelir. Hangi istikrar gelir?” dedi.

 

GÜRSUL: “BİZ ELAZIĞ’IN EVLADI OLARAK…”
CHP Elazığ 1′inci sıra milletvekili adayı Fatih Gürsul ise yaptığı açıklamada, “CHP’nin ilk kampanyasını sarayda değil, Elazığ’ın Baskil İlçesi’nin Deliktaş Köyü’nde babaocağında yapıyoruz. Bugün Elazığ’ın tarihinde hiç görülmemiş bir şekilde dev bir kadro ile Elazığ’a geldik. Elazığ’a CHP’nin oylarını arttırmaya değil en az 1 vekil çıkartmaya geldik. Elazığ’ın evladı olarak, Elazığ’ın bugünki durumunu içime sindiremiyorum. Elazığ çok daha güzel şeyleri hak ediyor. CHP iktidarında Elazığ çok daha farklı olacak. Elazığ’dan seçildiğim takdirde sorunlarınızı çözmek için Ankara’ya Meclis’e gelip Meclis kapılarında vekille görüşmek için sürenmeyeceksiniz bir ofisimi Elazığ’da açacağım, bir danışmanımı Elazığ’da görevlendireceğim. Sorunlarınız Elazığ’da çözülecek. Sizi Meclis kapılarından süründürmeyeceğim”dedi.

 

DELİKLİTAŞ KÖYÜ’NDEN SEÇİM STARTI VERLDİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, İstanbul Milletvekili Ali Özcan, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Hilal Dokuzcan, Elazığ’da 1′inci sıra milletvekili adayı Fatih Gürsul’un Baskil İlçesi Deliktaş Köyü’nden seçim startını verdi.

Köyde konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, “1 Kasım’da yapılacak olan milletvekili genel seçimleri için Elazığ’da milletvekili adayımız Fatih Gürsul’un köyü Deliktaş’ta baba ocağındayız. Seçim kampanyasını Elazığ’da baba evinden bir köyden başlatıyoruz, Ankara’da saraylarda oturanlara duyurulur. Sıkıntılı günlerden geçtiğimiz çok açık Türkiye huzur istiyor, Türkiye barış istiyor, Türkiye’de kimsenin burnu kanamasın istiyor. Birçok sorun var, bu sorunlar 7 Haziran’da milletin sandıkta koyduğu irade noktasında çözümlenebilecek iken birilerinin korkuları, ihtirasları, telaşları yüzünden tekrardan 1 Kasımda seçime gitme zorunluluğu doğdu” dedi.

 

“BUNLAR ANALIKIZLI KÖFTE GİBİ DEĞİL MİYDİLER”
Koç, 7 Haziran’dan sonra Türkiye’nin bir şekilde karıştığına tanık olduklarını belirterek şöyle devam etti:
“7 Haziran’dan önce Türkiye’de güvenlik sorunu yok, 7 Haziran’dan sonra ortalık karışmaya başladı. Şimdi birileri Ankara’dan bağırmaya başlıyor, bizi seçerseniz tek başımıza istikrar gelir. Hangi istikrar gelir? Ben yerel bir benzetme ile söyleyeyim, Bugün Türkiye’yi karıştıranlar, bugün Türkiye’de tekrar kan akmasına sebep olanlar, her gün ağıtların yükselmesine sebep olanlar, yaptıkları itiraflardan çıkarıyoruz, analıkızlı köfte gibi değil miydiler. Kim görüştü bunlarla, bunların devletin güvenlik önlemlerini boşa çıkartarak, devletin gözü kör edilerek vergi toplamalarına kendi güvenliklerini kurmalarına kim müsaade etti.Yani şeytana pabucunu ters giydirecek kadar akıllısınız, cinsiniz. Ama yaptıklarınız Türkiye’ye zarar verme noktasına gelince, hiç utanmadan yüzünüz kızarmadan bu acılar çeken milletin önüne çıkıp, biz çok safmışız, bizi kandırdılar. Paralel seni kandırdı, PKK seni kandırdı, Amerika, Almanya hepten bütün dünya kandırdı sizi. Bunlarla istikrar olmaz.”

 

“DEMOKRASİDEN UZAKLAŞANLAR ÖZGÜR BASINDAN KORKARLAR”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, son günlerde basına karşı alan baskılara değinerek, “Demokrasiden uzaklaşanlar, baskıcı yönetim kuranlar iki şeyden çok korkarlar. Bir sokaklardan çok korkarlar, sokaklarda kendilerine karşı tepki gelişmesinden çok korkarlar, ödleri kopar. Tarihte de böyledir, Türkiye’de de yakın zamanda böyle olmuştur. İkincisi de özgür basından korkarlar. Yani ben çalacam, çırpacam, ben haksızlık yapacam sen görmeyeceksin, sokakta tepki vermeyeceksin siyaset seni eleştirmeyecek, basın da seni eleştirmeyecek. Ben papağanlar tutacağım, kaleminden kan damlayan tetikçiler tutacam, ancak bana övgü düzen yazılar yazacaklar, beni eleştiren ne yorum olacak ne yazı olacak bütün baskıcı yönetimler bunu arzular. Türkiye’de bu istikamette bir gidiş var. Bir gazeteci siyasi düşüncesi olabilir, olacak da, doğaldır. Ama hiçbir zaman önce kalemini sonra vicdanını asla kiraya veremez. Onar kiralık kalem, kiralık vicdan arıyorlar, onu bulamadıkları zamanda, ben bağımsızım gördüğüm yanlışı yazarım eleştiririm diyen gazetecinin ya da basın kuruluşunun üzerine gidiyorlar. Şu anda yapıldığı gibi” dedi.

 

“OY ORANIMIZ YÜZDE 35 OLUR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimler öncesinde meydanlara inmesiyle ilgili soru üzerine Koç, “İnsin çok iyi olur. Elazığ’dan milletvekili çıkartma durumumuz garanti olur. Bir çok yerde de oy oranımız yüzde 35′lere yakın olur. Davet ediyorum buyursun gelsin. Ne anlatacak? Ben milleti böyle karıştırdım öyle mi? Ben Apo’yla böyle görüştüm diyecek öyle mi? Ben orada mayınlar bombalar döşenirken gözlerimi o yüzden kapattım diyecek öyle mi? Kürt kardeşlerim başkanlık rüyamı gerçekleştirmek için bütün bu suçları işledim diyecek değil mi? Onları mı anlatacak ne anlatacak? Ben oğlumu böyle koruyorum diyecek öyle mi? Siz beni konuşturun ki bir dava daha açtıracaksınız bana” dedi.

Koalisyonun kurulmamasını seçmene nasıl anlatacakları yönündeki soru üzerine Koç, “Herkes gördü masadan kaçan belli. Benim anlatmama gerek yok, Sayın Bülent Arınç itirafını yapıyor zaten” dedi.

Koç 1 Kasım’da tablonun değişmemesi durumunda ne olacağı yönündeki soruya, “Hele 1 Kasım’ı görelim. Dünün güneşiyle bu günkü çamaşır kurumaz demiş Demirel, biliyorsunuz. Doğru söylemiş. Yarın yeni bir güneş açar biz de çamaşırı güneşin geldiği yere doğru sereriz” karşılığını verdi.