GÜNCEL

Gayri Meşru

Tüm dünyanın gözü önünde yine bir ilk yaşandı. Mısır halkının meşru yönetimi dünyanın ileri demokrasi (!) ülkelerinin gözü önünde hiçe sayılarak ülke gayr-i meşru bir sürece itildi.

5 Temmuz 2013 Saat: 07:40
Gayri Meşru
Gayri Meşru
Tüm dünyanın gözü önünde yine bir ilk yaşandı. Mısır halkının meşru yönetimi dünyanın ileri demokrasi (!) ülkelerinin gözü önünde hiçe sayılarak ülke gayr-i meşru bir sürece itildi. İslam ülkelerine bombalarla ve işgallerle demokrasi götürmeyi görev bilen küresel barış havarileri Mısır’da gözlerini yumarak, çifte standartlarını yine ortaya koydular.

Bu, Halka İndirilmiş Bir Darbedir

Tunus Nahda Hareketi Partisi Şura Meclisi Üyesi Riyad eş-Şabi, Mısır’da ordunun yönetime el koymasını, meşruiyete ve halk iradesine indirilmiş darbe olarak nitelendirdi. Şabi, “Mısır’da dün yaşananlar, cumhurbaşkanlığı kurumuna ve halk tarafından şeffaf şekilde seçilen Muhammed Mursi’ye yapılan askeri darbeden başka bir şey değildir. Ordunun yönetime el koyması, meşruiyete ve halk iradesine indirilmiş darbedir” dedi. Yemen’deki Reşad Partisi de, Mısır ordusunun yönetime el koymasını “Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin anayasal hakkına tecavüz” olarak yorumladı.

Öte yandan Raşid el-Gannuşi de darbeyi kınayarak, sert tepki gösterdi...

Yasak savma babından tepkiler!

Mısır’da halkın oyuyla işbaşına gelmiş olan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı düzenlenen askeri darbeye hükümet kanadından cılız tepkiler geldi. Konuyla ilgili olarak CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bile birtakım açıklamalar yaparken, ne Cumhurbaşkanı Gül’den ne de Başbakan Erdoğan’dan hiçbir açıklama gelmemiş olması hayretle karşılandı. İktidar adına sadece hükümet sözcüsü Hüseyin Çelik, “Mursi’nin boyun eğmeyen tavrını takdir ediyoruz” açıklamasında bulunurken, hükümetin tavrı kuru bir “kınama”dan öteye geçmedi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davudoğlu ise bolca telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve bir basın açıklaması yaparak, “Seçimle işbaşına gelmiş olan Cumhurbaşkanı Mursi’nin Mısır ordusunun müdahalesiyle görevinden alınması, devrimin kazanımları ve demokratik süreç açısından son derece kaygı verici bir durumdur. Bu müdahale 25 Ocak devriminin kazanımlarına gölge düşürmemelidir” şeklinde “yuvarlak” bir açıklamayla yetindi.

Abd’den ve ab’den aynı nağmeler!

ABD Başkanı Obama yazılı olarak yaptığı açıklamada, “darbe” ifadesini kullanmayarak askeri darbeye kapı aralarken, “Mursi’nin iktidardan uzaklaştırılması ve Mısır anayasasını askıya alması kararından derin endişe duyduklarını” belirterek de sözümona seçilmiş olana saygı duydukları mesajı iletti. Pentagon’dan yapılan açıklamada ise, “Washington’ın demokratik süreçleri desteklediği iletildi” demekle yetinilirken, her zamanki gibi içeriği muğlak “demokrasi” kavramının arkasına sığınıldı. Avrupa Birliği (AB) de, ABD gibi yaşananları darbe olarak nitelendirmekten ve kınamaktan kaçındı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, “Umarız yeni yönetim bütünüyle kapsayıcı olur” diyerek durumu idare etmekle yetindi.

Emperyazlimin Maskesi Bir Kez Daha Düştü

Mısır’daki askeri darbe emperyalizmin maskesini bir kez daha düşürdü. Demokrasi ve insan hakları kavramlarını kullanarak İslam dünyasını tarumar eden Batılı güçler, söz konusu kendi çıkarları olunca demokrasiyi rafa kaldırmaktan çekinmiyor. Demokrasi bahanesiyle Libya Irak, Afganistan, Sudan ve Mali’de taş üstünde taş bırakmayan ABD ve AB, halkın desteğiyle iktidara gelen İslami tandanslı bir partiye bir yıl dahi tahammül edemediler. Askeri darbe aynı zamanda İslam dünyasının içinde bulunduğu acziyetin de tescili oldu. Cumhurbaşkanı Mursi, askeri darbeyle iktidardan indirilirken başta İslam Birliği Teşkilatı, Arap Birliği gibi kuruluşlar sessiz kalmayı tercih etti.

Şu Demokrasi Dedikleri

Asreri darbenin ardından en sık yapılan açıklamalardan biri de sandığın her şey olmadığıydı. Bu açıklamalar akıllara o zaman demokrasi ne sorusunu getirdi. Seçimler, demokratik oy kullanma hakkı, siyasi partiler, çoğunluğun oyunu almak, demokrasilerde meşruiyet için yeterli değilse, o zaman kimin nasıl meşruiyeti olacak? Demokrasiyi askeri darbeler mi temsil edecek. Demokrasi denilen şey nerede başlayıp nerede bitecek. Yoksa demokrasinin ölçüsü ABD’ye Avrupa’ya İsrail’e kölelik mi?

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Bidünya Haber | Dünya ve Türkiye Gündemine uzak kalmayın. Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑