CHP’de kurultay davası öncesi ‘mutlak butlan’ kararı tartışmaları devam ediyor. Kılıçdaroğlu ile CHP’li üç isim arasında görüşme gerçekleşmişti. Kılıçdaroğlu bu görüşmede "Partiyi kayyuma teslim etmem" demiş ve parti içerisinde tartışmalara neden olmuştu. Gazeteci Fatih Atik'e konuşan Kılıçdaroğlu, iktidarın partinin DNA’sı ile oynamasına asla izin vermeyeceğini belirterek, “Buna izin vermem, veremeyiz” dedi.

KILIÇDAROĞLU’NDAN KAYYUMA BIRAKMAM ÇIKIŞI

CHP Kurultay davası öncesinde CHP'den Ankara ve Mersin büyükşehir belediye başkanı Mansur Yavaş ve Vahap Seçer ile CHP Parti Meclisi üyesi Engin Özkoç'un, Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti. 3 isim Kılıçdaroğlu'na 'mutlak butlan ve kayyuma karşı' destek açıklaması yapmasını teklif etti. Ancak Kılıçdaroğlu teklifi kabul etmeyerek, “Böyle bir açıklama yapamam. Umarım, mutlak butlan çıkmaz ama olursa da partimi kayyuma terk edemem. Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım? Karardan sonra Özel ile oturur, konuşuruz” oldu.

“BANA KURULMUŞ BİR TUZAK”

TGRT Haber’de gazeteci Fatih Atik'e konuşan Kılıçdaroğlu, yaşanan tartışmalara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, görüşme sonrası kamuoyuna yansıyan konuşmaya ilişkin, "Benden izin istemediler” dedi. "Henüz ortada bir kararın olmadığını, karar çıkarsa da partiyi kayyuma teslim etmeyeceğini" söylemini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Yapılan yorumları CHP'ye ve bana kurulmuş bir tuzak olarak görüyorum” yorumunu yaptı.

KILIÇDAROĞLU’NDAN İKTİDARA: ASLA İZİN VEREMEYİZ

Kayyuma asla partiyi bırakmayacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, “Kayyum gelse daha mı iyi olur? Kayyum gelince ne zaman kurultayı toplayacağı bellli olmaz. O döneme kadar partiyi kim, nasıl yönetecek. CHP kayyuma teslim edilemez” şeklinde konuştu. CHP'nin DNA'sı ile oynandığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Buna izin vermem, veremeyiz” ifadeleriyle iktidarı vurdu.

CHP'Lİ BİR İSİMDEN 45 GÜN ÖNERİSİ

Ünlü gazeteci Aytunç Erkin, bugünkü köşe yazısında CHP’li bir ismin önerisini paylaştı. CHP'li, “45 günde partiyi seçime götürmek ve mevcut yönetimle çatışmamak, birlikte çalışmak kaydıyla Kemal Kılıçdaroğlu seçeneği daha makul olabilir. Ancak… Önemli olan bu mahkeme sürecinin bir hak arama sürecini aşmış olması. Gelinen noktada süreç AKP’nin CHP’ye müdahalesine dönüştü. Tehlike bu. Bu noktada Sayın Özgür Özel de Sayın Kılıçdaroğlu da hassasiyet göstermeli. İki taraf da işbirliğine açık olmalı" dedi.