29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda tüm okullarda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mesajının okutulacağı bildirildi.


Bu yıl 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ilklerine sahne olacak.
Bayram kapsamında resmi kurumların binalarına, Atatürk ve Türk Bayrağı'nın yanı sıra ilk kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın posteri de asıldı.
Böylelikle, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) binalarına da ilk defa Erdoğan'ın posteri asılmış oldu.
MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜKLERİ DE ERDOĞAN İÇİN HAREKETE GEÇTİ
Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından verilen talimatla, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda tüm okullara Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafının yanına Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da fotoğrafının asılacağı belirtilmişti.
Erdoğan'ın posterlerin okullara asılması ülke genelinde büyük tartışmalara yol açarken bir yeni gelişme daha yaşandı.

Edinilen bilgiye göre Cumhuriyet Bayramı'nda tüm okullarda Erdoğan'ın mesajı da okutulacak.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın okullarda okutulacak o mesajı:
Aziz milletim,
Dünyanın farklı ülkelerinde gururumuzu paylaşan kıymetli misafirlerimiz,
Sizleri en kalbî duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.
Zaferlerle dolu tarihimizin doruk noktalarından biri olan bu önemli günde; sınırlarımız içindeki 86 milyon vatandaşımızın, Kıbrıs Türk halkının ve yurt dışındaki kardeşlerimizin her birinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı can-ı gönülden tebrik ediyorum.
Aynı şekilde, medeniyet bahçemizi birlikte ekip biçtiğimiz; müşterek bir mazi ve kültür mirasını tevarüs ettiğimiz, sevincimize ortak olan tüm dostlarımıza da şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
Bugün, Cumhuriyetimizin 102’nci kuruluş yıl dönümünü milletçe iftiharla idrak ediyoruz.
İstiklal ve istikbal mefkuremizin, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğinde tecessüm ettiği bu önemli günün; ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Millî Mücadele’yi sevk ve idare ederek Cumhuriyete giden yolu açan Gazi Meclisimizin tüm mensuplarını, bugün bir kez daha şükranla anıyorum.
Ahlat ve Malazgirt’teki ilk akınlardan Çanakkale Destanı’na, Kurtuluş Savaşı’ndan 15 Temmuz Direnişine kadar asırlardır kanlarıyla, canlarıyla bu toprakları bizlere vatan kılan kahramanları rahmetle yâd ediyorum.
Tüm dünyanın bildiği şu hakikati bugün bir kez daha ilan etmek isterim:
Biz hem güçlü bir millet hem de köklü bir devletiz.
Cumhurbaşkanlığı forsumuzdaki güneş ve etrafındaki 16 yıldız, bizim binlerce yıllık devlet geleneğimizi temsil ediyor.
“Ebet-müddet” ülküsüyle kurduğumuz bu devletlerin her biri, millî kimliğimizin şan ve şeref payesi; cihana yön veren aziz milletimizin kudret ve merhamet nişanesidir.
Türkiye Cumhuriyeti ise, tarihinin en sancılı günlerinde, onca zorluğa, yokluğa, sıkıntıya rağmen hürriyet ve istiklaline dört elle sarılan fedakâr milletimizin son çatısı; devletler zincirimizin son halkasıdır.
Bu yüksek şuurla şehit ve gazilerimizin emanetine sahip çıkmak; cesur ve cefakâr ellerde yükselen Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet payidar kılmak için var gücümüzle çalışıyoruz.
Asra mührümüzü vuracağımız Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz doğrultusunda; savunma sanayiinden ekonomiye, eğitimden tarıma, turizme, enerjiye ve dış politikaya kadar her alanda ezber bozan atılımlar içindeyiz.
6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız deprem felaketinin yaralarını sarıyor, afetzede kardeşlerimizi hızla güvenli yuvalarına kavuşturuyoruz.
İnşallah yıl sonuna kadar, söz verdiğimiz şekilde, 453 bin konutun anahtar teslimini gerçekleştirmiş olacağız.
Aynı zamanda 86 milyon insanımızın huzur, güven, barış ve refah içinde yaşayacağı terörsüz Türkiye menziline doğru da emin adımlarla ilerliyoruz.
Millî birlik ve dayanışmamızı hedef alan kaos tüccarlarına prim vermeden; engelleri aşmaya, oyunları bozmaya, yayılmacı emeller peşinde koşanların heveslerini kursaklarında bırakmaya inşallah devam edeceğiz.
Diğer taraftan, savaş, çatışma ve krizlerin evrensel değerleri aşındırdığı bir dönemde Türkiye olarak, hak ve hakikatin savunucusu kimliğimizle “daha adil bir dünya” için var gücümüzle çalışıyoruz.
Gazze ve Filistin başta olmak üzere, pek çok kriz bölgesinde; arabuluculuk faaliyetlerimizle, diplomatik girişimlerimizle, insanî yardımlarımızla akan kanı durdurmanın, yaraları sarmanın, kalıcı barışa giden yolu ardına kadar açmanın gayretindeyiz.
İlhamını çift başlı Selçuklu Kartalı’ndan alan 360 derecelik dış politika vizyonumuzla, tarihimize ve kimliğimize yaraşır şekilde, üzerimize düşen her türlü sorumluluğu büyük bir titizlikle yerine getirmeyi sürdüreceğiz.
Bölgesinde lider; dünyada muteber; büyük, güçlü ve müreffeh Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz.