Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın başındaki üç belanın, mezhepçilik, ırkçılık ve terör olduğunu belirterek, “Müslüman kanı döken DAEŞ denilen bu proje örgüt, Müslümanların bağrına saplanmış bir hançerdir” diye konuştu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bayram namazını dün Ataşehir Mimar Sinan Camisi'nde kıldı. Erdoğan, daha sonra Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı'nca düzenlenen "İstanbul Bayramlaşıyor" programına katıldı. Erdoğan'ın cami çıkışı ve bayramlaşma programındaki konuşmasından önemli satırbaşları şöyle: HAYIRLI OLACAK: Milletimin birliği, beraberliği, kardeşlik anlayışı sürdüğü sürece biz bu terörün üstesinden kesinlikle geliriz. Ben her kutlu doğumun sancılı olacağına inanan bir insanım. Bunun sonu çok hayırlı olacak. Mücadelemizi de askerimizle, polisimizle, köy korucularımızla birlikte kararlı şekilde sürdürüyoruz.
VEBALE ORTAK OLUYOR: Atatürk Havalimanı'nda, Irak'ta, Suudi Arabistan'da Cidde ve Medine'de meydana gelen terör saldırıları hepimizin yüreğini derinden yaraladı. Aziz İslam'ın adını kullanarak, istismar ederek, Müslüman kanı döken bu terör örgütü, Peygamber Efendimizin mübarek naaşının, mescidinin bulunduğu şehre saldıracak kadar ileri gitti. DAEŞ denilen bu proje örgüt, Müslümanların bağrına saplanmış bir hançerdir. Her kim ki mezhep taassubuyla veya başka bir saikle bu örgüte destek veriyorsa aynı vebale ortak oluyordur.
ÜÇ BELA: Üç bela ile karşı karşıyayız. 1- Mezhepçilik, 2- Terör, 3- Irkçılık. Bizim dinimizde böyle bir anlayış var mı? Yok!.. Ne Arap'ın Arap olmayana, ne Arap olmayanın Arap olana üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takva ile, Allah'a yakınlık yönünde. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle velhasıl 79 milyon, hiçbirinin bir diğerine üstünlüğü yoktur. Dinimizde mezhepçilik de asla yoktur. Tek ölçü İslamdır.
URLARDAN KURTULMALIYIZ: Biz ülke olarak, Müslümanlar olarak bir an önce içimizi kemiren, ruhumuzu kurutan kanser hücrelerinden, urlardan kurtulmalıyız. Artık ne kaybedecek bir canımız, ne de bir dakikamız kalmıştır. Gün safımızı seçme günüdür. Gün hakikatle, gözümüze sokulan bu proje örgütler arasında tercih yapma günüdür. Yarınlarımızdan ümitliyim.
MISIR'LA İLİŞKİLER: Bizim Mısır halkıyla bir sorunumuz yok. Mısır'daki sorun, yönetimle olan sorundur. Özellikle liderle olan sorundur. Mursi ve arkadaşlarına karşı alınan kararların hepsi tamamıyla masa üstü ve suflörü olan kararlar. Bizler tasvip etmiyoruz. Çünkü zulme rıza zulümdür. Buna katlanamayız.