GÜNCEL

Davutoğlu'nu kızdıran soru

Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, Berlin'de bir araya geldi. Görüşmenin ardından iki liderin düzenlediği ortak basın toplantısında bir yabancı gazetecinin .....

12 Ocak 2015 Saat: 18:07
Davutoğlu'nu kızdıran soru
Davutoğlu'nu kızdıran soru

 "Türk hükümetinin IŞİD'e karşı daha fazla önlem alması gerektiğini düşünüyor musunuz" sorusu karşısında Davutoğlu'nun ses tonunun sertleştiği dikkat çekti. 

Davutoğlu, bir gazetecinin Fransa'da süpermarkete saldırı düzenleyen saldırganın eşi Hayat Boumedienne'in, Türkiye'den Suriye'ye giriş yaptığını söylemesi ve "Acaba Türk hükümetinin bu konularla ilgili daha çok çaba göstermesi gerekir diye düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine, Suriye'deki kriz dolayısıyla en büyük bedeli Türkiye'nin ödediğine dikkati çekti.

 Şu anda dünya mülteci tarihinde belki de en geniş kapsamlı mülteci akınına Türkiye'nin şahit olduğunu vurgulayan Davutoğlu, Türkiye'de 2 milyon Irak ve Suriye'den kaçmış mülteci bulunduğunu aktardı.

Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

 "Türkiye eğer sınırlarını kapatmış olsaydı, mültecilere insani gerekçeyle de sınırlarını kapatması icap ederdi. Eğer biz sınırlarımızı açık tuttuysak, teröristlerin geçişi için değil, babası, annesi öldürülen çocukların, kocası öldürülen masum kadınların ülkemize gelip güvenlik bulmaları için sınırı açık tuttuk. Birileri eğer Türkiye'yi suçlarsa, yarın sınırları kapatırız ama öbür tarafta Suriye rejiminin bombaları altında katledilen her çocuğun vebali, o sınırları kapatma kararını almamızı isteyenlerin üzerinde olur. Uluslararası toplum bu meseleyi çözmek zorunda. DEAŞ teröründen de en fazla etkilenen Türkiye'dir. Türkiye, sınırında hiçbir terör faaliyeti istemez. Yabancı savaşçılar konusundaysa, biz defaatle bütün Avrupa, dünya ülkelerine istihbarat işbirliği için çağrıda bulunduk. Türkiye, 35 milyon turistin her sene geldiği bir ülke. İsimlerine bakarak kimseyi, terörist ya da terörist değil gibi bir kategoriye tabi tutamayız. İstihbarat gelmesi lazım ki, 'şu kişiler şüphelidir' diye, Türkiye gerekli tedbirleri alabilsin. Nitekim, bize verilen isimlerden 7 bin kişi, aralarında Alman vatandaşları da var, 7 bin kişiye sınıra giriş yasağı koyduk. Bin 500-2 bin kişiye de içinde yine Alman, Fransız vatandaşları da var, geldikleri anda geriye deport ettik. Bize gelen tüm istihbaratı değerlendiririz. Bu istihbarat üzerinden istihbarat teşkilatlarımız arasında yakın bir temas olur. Son Fransa terör olayında adı geçen Hayat Boumedienne ile ilgili, istihbaratı Türk kaynağı yapmıştır. Herhangi bir önceden uyarı gelmediği halde, biz kendi istihbari çalışmalarımızla bunu tespit ettik. Hemen Fransız istihbarat teşkilatına haber edildi. Türk ve Fransız istihbaratı şu anda birlikte çalışıyor. Ama bu kadın, Türkiye'ye Madrid'ten geliyor. Madrid'ten önce nerelere gitti bilemiyoruz. Şimdi bu konuda İspanya'yı suçlamak mümkün mü, Türkiye'yi suçlamak mümkün mü? Türkiye'nin tek suçu, Suriye'ye sınır olması mı? Biz her türlü istihbarat, işbirliğine hazırız."

 -"911 kilometrelik sınırını koruyabilmek için..."

 Türkiye'nin terör faaliyetlerine karşı her zaman en dik tavrı aldığını, Afganistan'da da dünyanın her yerinde mücadeleye katıldığını anlatan Davutoğlu, bu konuda Türkiye'ye haksız suçlama yöneltilmesine kesinlikle tahammül etmeyeceklerini kaydetti. Davutoğlu, şöyle devam etti:

 

"Kimin elinde delil varsa, bunun ortaya çıkarılması lazım. Türkiye 911 kilometrelik sınırını koruyabilmek için, olağanüstü bir çaba sarf etmektedir, geçişleri engellemek için. Yabancı savaşçıları, kim olursa olsun, ister Avrupa'dan ister başka ülkelerden gelmiş, ister Suriye rejiminin yanında savaşmak için başka ülkelerden gelen yabancı savaşçılar olsun, bütün yabancı savaşçıların Suriye'yi terk etmeleri konusunda yapılacak her türlü çalışmaya destek veririz. Yapılacak her türlü istihbarat faaliyetinin içinde yer alırız. Ama herkesin de kabul etmesi gereken bir husus var ki Türkiye, Suriye krizi dolayısıyla en büyük bedeli ödemiştir. Fransa'da Paris saldırısından bir gün önce, İstanbul'da yine bir terör saldırısı oldu. Biz bütün müttefiklerimizden bekleriz ki Paris saldırısında, ben orada yürüyenler arasındaydım, şimdi gururla söylüyorum. Aynı duyarlılık, İstanbul'daki terör saldırısında da gösterilmeli, Reyhanlı saldırısında da gösterilmeli. Reyhanlı saldırısında Türkiye, elliye yakın vatandaşını kaybetti. O zaman da bu uluslararası dayanışmayı, Paris'te gördüğümüz dayanışmayı, bütün bu olaylarda da görmek konusunda Türkiye'nin haklı talebi vardır. Türkiye, hiçbir zaman hiçbir terör örgütüne müsamaha göstermemiştir. Hiçbir terör saldırısı karşısında sessiz kalmamıştır. Tek çabası, tek gayreti, Suriye rejiminin bombardımanları, kimyasal silahlarından kaçan masum insanlara kucak açmaktır. Kim ne derse desin Türkiye, bu insani politikasını sürdürmekte kararlıdır."

 

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Bidünya Haber | Dünya ve Türkiye Gündemine uzak kalmayın. Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑